Meme; süt bezleri, burada üretilen sütü meme başına taşıyan kanallar ile bunların arasını dolduran yağ ve bağ dokudan oluşur. Meme başı ise memenin orta kısmında yer alan koyu renkli alt bölgesinin merkezidir.
Meme başından akıntı geldiğinde, memede ağrı olduğunda, dokunulduğunda kitleler fark edildiği zaman ciddiye almak ve doktora başvurmak gerekmektedir. Bu konuyu biraz daha açacak olursak;
Tek memeden ve memebaşındaki tek bir kanaldan kendiliğinden gelen kanlı veya şeffaf renkli akıntılar, sebebi araştırılması gereken memebaşı akıntısı şekilleridir. Bu tür memebaşı akıntılarında %60-65 oranında iyi huylu, ancak meme kanseri riskini arttıran bir lezyonla ( süt kanalı içinde popillom) ikinci sıklıkla %10-20 oranında kanser saptanmaktadır.
Memede ağrı; kadınlarda en sık karşılaşılan şikayetlerin başında gelmektedir. En sık adet öncesinde başlayıp adet görmekle azalan gerilme ve şişlik şikayetleri şeklinde görülür. Adet dışı meme ağrılarının pek çok sebebi olabilir. ( eski geçirilmiş meme ameliyatı, kaslardan kaynaklı yansıyan ağrı, hormonal değişiklikler, psikolojik sebepler, aşırı kafein alımı sayılabilir.) Memede ağrı nadiren kanser belirtisi sayılır. (%3)
Genelde kitle ile birlikte ağrı olması, memede ani oluşan zararsız iyi huylu kistlerle ilgilidr. Bu kistlerin içindeki sıvı boşaltılırsa ağrı geçer.
Memenin iyi huylu kitleleri en sıklıkla;
– Kistler ( içeriği sıvı )
– Fibradenom
– Friloides
– Diğerleri; hamorten, papillom, lipom vb
Kistler
1- İçi dolu kesecikler şeklindedir.
2- Memedeki süt kanalı bezlerindeki genişlemeler sonucunda oluşur.
3- Her 12-14 kadında bir görülür.
4- Genelde memedeki kitlelerin %25’i kistdir.
Fileroadenomlar
1- Memede en sık görülen iyi huylu tümör türüdür.
2- Genelde 20-30 yaş arasında genç kadınlarda tek olarak karşımıza çıkar.
3- Hastaların %10-15inde ise birden çok olur.
4- Fibroadenomların %60-65’i basit fibroadenomlara ek risk faktörü yoksa meme kanseri riskini arttırma
5- Eğer komplike (basit olmayan, yumrular şeklinde şeklinde ise ve ailede meme kanseri öyküsü varsa 3 kat riski artar.
40 yaş üstü kadınlarda;
– Hızlı büyüme gösteriyorsa
– 2 cm’den büyükse
– Ailede meme kanseri öyküsü varsa
Mutlaka çıkarılmalıdır.
-Genç ergenlik çağındaki kızlarda hızlı büyüyen dev (5 cm üstü) fibroadenomlarda çıkarılma önerilmektedir.
Filloidesler
– Tüm meme tümörlerinin %1 inden azını oluşturur.
– Tam olarak çıkartılmazsa nüfus eder.
– Bu tür tümörler koltuk altına yayılmaz.
– Büyüklüğüne ve memenin büyüklüğüne göre uygulanacak tedavi şekli belirlenir.
– İyi huylu filloides tümörlerde 5 yıllık sağ kalma oranı %91-92 kötü huyluda ise %80-84 ‘dur. Eğer kötü huylu ise cerrahi ışın sonrası (radyoterapi) ve ilaç (kemoterapi) tedavisi gerekebilmektedir.
İntraduktal (süt kanalı içindeki) papillomla
– Kanlı meme başı akıntısının en sık görülen nedenidir.
– 30-50 yaş arası kadınlarda daha sıktır.
– Birden fazla ve memenin daha dışında görülenlerde meme başında görülen tek papillomlara oranla beraberinde veya sonrasında her 2 memede kanser görülme riski artıyor.
Memenin iltihaplı hastaları (mastitler)
-18-50 yaş arasında görülür.
– Apse (cerahat) varsa acil cerrahi alanı boşaltması gerekir.
– Emzirmeye bağlı olanlar (laktosyonel)
– Emzirme dışı olanlar (perduhtel)
– Granülamoto mastitler ( tüberkülüzda görülen veya bağ ışıklık sistemi baş ( AIDS, kronik böbrek yetmezliği gibi kişilerde daha sık görülür.)
MEME KANSERİNDE ERKEN TANININ İLK ADIMI
KENDİ KENDİNİ KONTROLDÜR (ADIM ADIM)
1. Önce ayna karşısında muayeneye başlayınız.
– Eller bele konulup önce memelerde simetri var mı bulunuz
– Görünür değişiklik var mı bulunuz.
– Meme derisinde herhangi bir çöküntü veya renk değişikliği var mı bulunuz
2. Eller yukarı kaldırılarak aynı şeylere bakınız.
3. Yatarak Muayene: Önce sağ memeden başlayınız. Sağ omuz-sırt altına küçük bir yastık koyunuz. Sağ eli başın arkasına yerleştirin.
4. Muayene sol elin 2-3 parmak ucu İle gerçekleştirilir. Meme dokusuna hafif bastırılarak saat yönünde halkasal haraketler ile herhangi bir duyarlılık ve kitle var mı bulunuz.
5. Tüm meme muayene edildikten sonra koltukaltına bakılır.
6. Sonra diğer memeye benzer şekilde kontrol edilir.
MEME KANSERLERİ
Meme kanseri, memenin süt bezlerinde ve üretilen sütü meme başına taşıyan kanalları döşeyen hücreler arasında, çeşitli etkenler kontrolsüz şekilde meydana gelen başka organlara yayılma potansiyeli taşıyan hücrelerde meydana gelen tümöral oluşumlardır.
Meme kanseri, kadınlara en sık görülen ve en sık ölüm nedeni olan kanserdir. Tüm kadın kanserlerinin 1/4’i meme kanseridir. (%25)
Sıklığı ve ölüm oranı gelişmiş ülkelerde azalırken, düşük orta gelirli ülkelerde artmaktadır. Bu artışın yaşam tarzının batıya benzemesi ve yaşam sürelerinin uzaması geç teşhis ve etkin tedavinin uygulanmaması ile ilişkilidir. Türkiye için veriler çok sağlıklı olmamakla birlikte, sıklığı 2010 yılında 50/100.000’e ulaşmış olup son 20 yıl içerisinde 2 katından fazla artmıştır.
Yaş gruplarına göre ise sıklık 40-45 yaş arasında zirveye ulaşmaktadır. Türkiye’ de kadın ve maalesef menopoz öncesi dönemde görülme oranı yüksek olası %45 civarındadır. ( Batılı ülkeler ve ABD’de bu oran %25 )
RİSK FAKTÖRLERİ
Pek çok neden kanserde risk faktörü oluşturmaktadır. Burada en çok kabul gören leri sıralayacak olursak;
1. Cinsiyet (en sık kadınlarda, erkeklerde görülme oranı %1 den daha az)
2. Yaş: sıklıkla 45-50 yaşları
3. Aile hikayesi : özellikle anne tarafından 1. derece akrabasında ( anne, teyze, anneanne, kızı) meme kanseri hikayesi olması önemli bir risk olarak kabul edilmektedir.
4. Östrojen (kadınlık hormonu) İlk adet yaşı ve menopoz yaşı oranı yani ilk adetini ne kadar erken görürse (örneğin 12 yaştan önce) ve menopozuna ne kadar geç girerse (örn 55 yaş) meme kanserine yakalanma riski o kadar artar.
5. Menopoz sonrası hormon tedavisi. Menopoz şikayetlerini azaltmak/baskılamak için 5 yıldan uzun süre kombine yeni hem östrojen (kadınlık hormonu) hem progesteron içeren hormon ilacı kullanım riski artırır.
6. Meme kanseri öyküsü. Bir memesinde meme kanseri olan bir kadının, diğer memesinde kanser gelişme riski 2 kat artar.
7. Işınlanma (radyoterapi) Çocukluk ve başka kanserler nedeniyle göğüs ışınlanması geçirenlerde risk artar.
8. Genetik ( %5-10 unu kalıtsal genetik mutasyonların oluşturduğu meme kanserleridir. Bu mutasyonların %60-70’ini BRCA 1-2 genleri oluşturmaktadır. Bu mutosyanların genlerine sahip olanlar %50-80 yaşam boyu meme kanseri riskine sahiptir.
* Beyaz ırka mensup olma
* Askenazi Yahudiliği kökenine sahip olma
9. Geçirilmiş meme biopsileri ve bu biopsilerde atipik hücrelerin varlığı riski artırır.
10. Beslenme ve çevresel faktörler
* Yağ bakımından zengin beslenme
* Obezite
* Alkol kullanımı
* Fiziksel aktivite azlığı
Yüksek kişilerin saptanması
Gail risk modeli: Kadınlarda en sık kullanılan meme kanseri riskini belirleyen bir ölçüm yöntemidir. Sağlıklı bir kadının belirli bir yaş aralığında 40 yaş üzeri çekilen tarama momografilerinde meme kanseri saptanma riskini belirlemektedir. Bu risk modelinde anlamlı olarak riski etkileyen 6 faktör sırasıyla ;
* Yaş
* İlk doğum yapılan yaş veya hiç doğurmama
* İlk adet görülen yaş
* Atipik hücre çoğalması daha önce yapılan meme biyopsilerinin sayısı
* 1. Derece meme kanserli akraba sayısı
* Irk
internet ortamında https://bcrisktool.cancer.gov/ adresinden Gail risk modeline göre kişilerin riskini belirlemek mümkündür.
Yani buna benzer ve farklı özellikler dikkate alınarak yapılan risk ölçüm yöntemlerini özetleyecek olursak :
Meme kanseri gelişmesi açısından yüksek risk üzeri eden kriterleri şöyle sıralayabiliriz. (singletary SE, Robb GL, Hortobagyi G. Advanced Therapy of Breast Disease 2nd.ed. (2.baskı) Hamilton (CN), BC Becke, 2004’ten alıntılanmıştır.)
– İki veya daha fazla 1. Derece akrabada Meme kanseri gelişmiş olması
– Bir 1. Derece akraba ve iki ya da daha fazla 2. Derece veya 3. Derece akrabada meme kanseri gelişmiş olması
– Bir 45 yaş öncesi 1. Derece akrabada ve beraberinde bir diğer akrabada meme kanseri gelişmiş olması
– Bir 1.derece meme kanserli akraba ve bir veya daha fazla over (yumurtalık) kanseri gelişmiş akrabada
– İki 2. Derece veya 3.derece meme kanseri gelişmiş akrabada ve bir veya daha fazla over kanseri gelişmiş akraba
– Bir 2. Derece veya 3.derece akrabada meme kanseri gelişmiş olması ve 2 veya daha fazla akrabada over kanseri gelişmiş olması
– Üç veya daha fazla 2. veya 3. derece akrabada meme kanseri gelişmiş olması
– Bir 1. Derece akrabada bilateral ( her iki memede) meme kanseri gelişmiş olması
Bir bölümde ise kısaca kanserler nelerdir, tanı yöntemleri nelerdir, ve tedavi seçenekleri nelerdir sorularının yanıtlarını vermek isterim.
En başta bunların hastalarım için pek çok yabancı terim içerdiğini ve her hastam pek çok özelliğinden dolayı kişisel tedaviler gerektirdiğini vurgulamak isterim. Yani hastalık yoktur, hasta vardır. Ve aynı hastalık pek çok farklı kişide farklı şekillerde ve farklı derecelerde ortaya çıkacaktır.
Meme Kanser Tipleri
A) Noninvaziv (yayılma eğilimi göstermeyenler)
1) Duktal karsinoma İN SİTU
2) Lobuler karsinama İN SİTU
B) İnvaziv Kanserler
1) Süt kanallarından köken alan DUCTAL karsinoma
2) Süt üreten bezlerden köken alan LOBÜLER karsinom
3) Diğerleri ( meme başı papeE karsinomu) meduller karsinom nöroendokrin karsinoma , metastetik karsinom vb.)
Tanı Yöntemleri (Radyolojik ve girişimsel)
-Meme ultrasonu
– Mamografi
– Dinamik meme MR,
– Meme tru-cute iğne biyopsisi açık biyopsi tel ile işaretleme biyopsisi, vakum biyopsisi ( bunların pek çoğu görüntüleme yöntemleri eşliğinde yayılabilmektedir.
Tedavi Yöntemleri
– Meme koruyucu yöntemler (Onkoplastik meme koruyucu, klinik modifiye, radikal mastektomi vb.)
– Işın tedavisi
– İlaç tedavisi
Meme kanserinde prognogtik faktörler
Meme kanserinde nüksü ( tekrarı) belirlemede ve tedaviye yanıtı önceden görmede kullanılan bir takım moleküler belirteçler/ araçlar vardır.
1) Tümör boyutu
2) Tutulan koltuk altı lenf bezi sayımı
3) Hücresel derecesi ( tümörün derecesi, grade)
4) Lenfovascüler invazyon (lenf damarına yayılması)
5) Hormon reseptörlerinin (koltuk altı bezlerinde veya tümörde) varlığı veya yokluğu
6) Erken yaşta karşılanma sayılabilir.